ERZURUM VE SİVAS KONGRELERİ

 

Biz ki Istanbul sehriyiz,

iste, arzederiz halimizi

Turk halkinin yuce katina.

Mevsim yazdir,

919'dur.

Ve tesrinlerinde gecen yilin

dort duvele teslim ettiler bizi,

gozu kanli dort duvele

anadan dogma cirilciplak.

Ve kurumustu

ve kan icindeydi memelerimiz.

***

Biz ki Istanbul sehriyiz,

Fransiz, Ingiliz, Italyan, Amerikan

bir de Yunan,

bir de zavalli Afrika zencileri

yer bitirir bizi bir yandan,

bir yandan da kendi kopek dollerimiz:

Vahdettin Sultan,

ve Damat Ferit

ve Ingiliz muhipleri

ve Mandacilar,

Biz ki Istanbul sehriyiz,

yuce Turk Halki,

malumun olsun cektigimiz acilar...

***

Erzurum'da on dort gun surdu Kongre:

orda, mazlum milletlerden bahsedildi

butun mazlum milletlerden

ve emperyalizme karsi dovusenlerinden onlarin.

***

Orda, bir Surayi Milli'den bahsedildi,

Iradei Milliyeye mustenit bir Surayi Milli'den.

Buna ragmen

<<Asi gelmeyelim>> diyenler vardi,

<<makami hilafet ve saltanata.>>

Hatta casuslar vardi icerde.

Buna ragmen

<<Butun aksami vatan bir kuldur>> denildi.

<<Kabul olunmaz,>> denildi,

<<Manda ve Himaye...>>

Buna ragmen

Istanbul'da bircok hanimlar, beyler, pasalar,

Turk halkindan kesmislerdi umudu.

Yagdirildi telgraflar Erzurum'a:

<<Amerikan mandasi altina girelim,>> diye.

<<Istiklal, diyorlardi, sayani arzu ve tercihtir, amma

bugun bu, diyorlardi, mumkun degil,

birkac vilayet, diyorlardi, kalacak elde,

su halde, diyorlardi, su halde,

Memaliki Osmaniye'nin cumlesine samil

Amerikan mandaterligini talep etmegi

memleketimiz icin en nafi

bir sekli hal kabul ediyoruz.>>

FAKAT BU SEKLI HALLI KABUL ETMEDI ERZURUMLU.

ERZURUM'UN KISI ZORLUDUR, BALAM,

BUZ TUTAR YIGITLERIN BIYIGI.

ERZURUM'DA KASKATI, DIMDIK OLUR ADAM,

KABULLENMEZ YILGINLIGI...

***

Istanbul'da hanimlar, beyler, pasalar,

tul perdeler, kravatlar, apoletler, siseler,

citi piti dilleri ve pamuk gibi elleri

ve bicare telgraf telleri

devretmek icin Amerika'ya Anadolu'yu

soyle diyorlardi Erzurum'dakilere:

<<Bizi bir basimiza biraksalar,

tarafgirlik, cehalet

ve cok konusmaktan baska muspet

bir hayat kuramayiz.

Iste bu yuzden Amerika cok isimize geliyor.

Filipin gibi vahsi bir memleketi adam etti Amerika.

Ne olacak,

Biz de on bes, yirmi sene zahmet cekeriz,

sonra Yeni Dunya'nin sayesinde

Istiklali kafasinda ve cebinde tasiyan

bir Turkiye vucuda geliverir.

Amerika, icine girdigi memleket ve millet hayrina

nasil bir idare kurdugunu

Avrupa'ya gostermek ister.

Hem artik isi uzatmaga gelmez.

Cok tehlikeli anlar yasiyoruz.

Serguzest ve cidal devri gecmistir:

Turkiye'yi genis kafali birkac kisi belki kurtarabilir.>>

***

Ve boylece, bin dereden su getirdi Istanbul'dan gelen zevat.

Sivas, mandayi kabul etmedi fakat,

<<Hey gidi deli gonlum,>>

dedi,

<<Akilli, umutlu, sabirli deli gonlum, ya ISTIKLAL, ya olum!>>

dedi.

 

Nazım HİKMET

 

 

 

[şiir sayfasına geri dön]

[ana sayfaya geri dön]