Bak duygularımızı bulduğumuz sokaktan geçiyoruz
Sen bıraktığın yerde başlıyorsun ağlamaya
Ağlama
Ellerim uzanıyor neredeyse sana varacak
İki ayrı evren oluyor
İki birleşmiş yaratık
Yağmur suları değiyor bu göz benim gözüm değil
Kıyıya bağlı bir deniz
Diledikleri biçimli yaşamak bu
Ben kendime bakmayı seçiyorum
Yüreğime bakıyorum yorgun
Eski yaşantılarımda sevgi olurdum beni severdi yaşamak
Gün ışığı yoktu
Saat yoktu
Şimdi var
Senin gelmen var
Ağlama ben de ağlarım biraz
Ben kendimden vazgeçiyorum
Senden vazgeçiyorum
İri iri gülüyor gergin kılıklı bir adam
Bu kez oynamak yok yaşamakta
Göreyim seni
İyi ya gör beni
Katıla katıla bakıyor yüzüme
Neredeyse görecek görse ses etmem inadına
görmüyor işte
Parmak sallıyor soluklu bir parmak bu
Çağrışımlar oluyor kafamda
Bütün çağrışımları kırmak geliyor içimden kıramıyorum da
Olumlu bir sersem bu
Kolay değil sıkılmak
Sonra
Ben üç kere balık tuttum ömrümde
Sokakları al diyorum sana
Sen tutup bütün sokaklarını alıyorsun duygularımın
Gün geliyor yalnızca sonsuza bakıyorum
İyi oluyor bir bakıma büyüyorum yavaş yavaş
Güzel oluyor gün ışığına soyunmak
Öp beni
Sen tutup etimi öpüyorsun kim olsa öğer etimi
Beni öp nolursun bir iyice öp beni
Kolay oluyor beni sevmek senin gözlerinle görünce
Sigara oluyor kötü içimli bir sigara
Vazgeçiyorum kendimden
Şunlar da ya
Şunlar dediğim de kim
Akıllı kişiler yani
Korku bebekleri dünya evinin
Bulvar tiyatroları gibi
Ya kimin karanlığı bu
Korku mu, Uyanık mı, Sevgi mi, Dostluk mu ya
Hiçbirini istemiyorum
Kapımı kapatıyorum benim kapımı
Yitikler kapısını
Ellerim bende değilse sende de değil
Ata biniyorum iyi dolgun bir ata
Yüzümü basıyorum yelelere içten bir kokusu var
mutlu
Boynumu veriyorum boynuna
Onun kanı akıyor ben görüyorum bir mavi kan
Sen derileri tüyleri görüyorsun gülüyoruz
Çığlık çığlığa gülmek bu
Sen sende kalıyorsun ben basıp gidiyorum
Bu gidiş yolu bu kırılan bardak
Yitikler kapısına dayanıyor sonunda
Beni bu sokakta vurdular işte
Geri döndüm yıkandım yorgun yıldızlar seni sevmek
Düşere yakın, tanrılara yakın
Kapadım kapıları oysa kim olsa açar
Benim kaç kereler öldüğüm olmuştur bir başıma
İyi vursalar güzel öldürseler ses eder miyim etmem
Bilmezler
Solgun yüzlü bir kadın
Bardak tutar eli
Nerden bilsin yürek tutmasını
Hele bıçak tutmasını hiç bilmez
Benim acılarımın gölgesinde oynar balık gözlü çocuklar
Dönüyorum
Bir daha dönüyorum
Sana varıyorum
En iyisi sana varmak aslında
Artık beni alıp satmıyor karayel sokağının insan dükkanları
Vazgeçiyorum
Düpedüz seni sevmekten ayrılıyorum bir cuma sabahı
Sende yaşıyorum "sevmek biraz eski oluyor"
Sende yaşamak ölümsüz olmak yitikler kapısında
Işıklı bir çocuk gazete satıyor
Çıplak kadınlar gazetesi
Bir sigara yakıyorum son bir gazete alıyorum insanlardan
Senin yaşama kapına varıyorum
Bir başka deyimle yitikler kapısına
Yitiriyorum kendini
Nevzat ÜSTÜN