NS isimli bir dergi çıkmış. Daha önceki tecrübelerimi duyanlar, sağolsunlar benden de katkıda bulunmamı rica ettiler. Bu ay ki konu ‘Karamizah’ dediler.

Böylece son okuduğum (ve beni etkileyen) kitaptan söz etme fırsatı doğmuş oldu.

Kısa keselim kitaba geçelim.

Yazarı; Daniel Douglas Wissman. Can Yayınları’ndan bir roman. Adı da ‘Bir Kış Büyüsü’ .

Bu kitabı alır da okursanız, umarım şu satırları yazarken ne kadar zorlandığımı da anlarsınız. Kısaca, bence garip bir kitap. Yazarın çok değişik bir mizah anlayışı var. Bütün öykü, Roberto isimli bir erkek çocuğunun hayat hikayesi. Ancak Roberto’nun başına gelenler, yaşadıkları, insanın resmen içini kanırtıyor (umarım kaba bir tanımlama olmamıştır ama anlatacak başka bir kelime de bulamıyorum) İnanın ben kitabı okuyup bitirdikten birkaç gün sonra, kendime gelerek, Roberto’nun yaşadıklarına, başına gelenlere gülümsemeye, birkaç hafta sonra da kahkahalar atmaya başladım. Roberto hepimiz gibi bir insan, onun da çocukluk anıları var. Ancak, anılarımızın ardındaki gerçeklerin neler olduğunu, yaşadığımız sahnenin arkasında, kuliste, neler yaşandığını öğrendikçe ve anladıkça, sahne, ışıltısını yitirebiliyor. O erişilmez ve büyülü çocukluk anılarının da birer yalan ve kandırmaca olduğunu sezebiliyorsunuz. Ben yine de (belki de eskisinden daha kuvvetli, kimbilir yazarın da amacı buydu belki), kitapta tanık olduğum bunca olaya karşın içimdeki küçük kız çocuğunun anılarını hiç bozulmadan saklıyor ve olayların ardındaki gerçekleri hiç kurcalamıyorum.

Kitabın arka kapağında yazılanlar ise şöyle;

Yıldızlı bir kış gecesi, Almanya’nın kuzeyindeki bir kasabada, cenaze işleriyle uğraşan Alfred Dillinger’in kapısının önüne minik bir tabut içinde yeni doğmuş bir bebek bırakılır. Dillinger ailesi, evlat edindikleri bu çocuğa Roberto adını veririler. Hayata alışılmadık bir merhabayla başlayan Roberto, aşkla ölümün birbirine çok yakın durduğunu, ölümün de yaşamın bir parçası olduğunu çok geçmeden öğrenir. Ve ne tuhaftır ki, kendini ölüme, yaşama olduğundan daha yakın hisseder. Yıllar sonra, unutamadığı çocukluk aşkının peşinden Brezilya’ya giden Roberto’yu dünyanın bu uzak köşesinde şaşırtıcı olaylar beklemektedir. Bir masal havasıyla başlayıp irkiltici gerçeklere dönüşen Bir Kış Büyüsü’nde Daniel Douglas Wissman, trajik olanla komik olan, romantik aşkla irkiltici mizah arasında müthiş incelikli bir denge tutturuyor. Edebiyatla eğlendirme arasındaki sınırları hiçe sayan bir anlatımla, derin duygulara artık pek fazla yer olmayan günümüzde, büyük bir tutkuyu işlerken, dünya edebiyatının büyük aşk öykülerine melankolik bir övgü düzüyor. Günümüz Alman edebiyatının dikkat çeken yazarlarından D.D. Wissmann, baştan sona soluksuz okunan bu romanıyla kalıcılığını kanıtlıyor.

Zeynep YÖRÜK